Ahmet Orhan - 1 Mayıs 2010 Michael Kohlhaas bir futbolcu değil. Teknik direktör ya da yönetici de değil. Kısacası Michael Kohlhaas’ın futbolla hiçbir ilgisi yok. O, 16. Yüzyılda Almanya’da yaşamış bir at yetiştiricisinden başka bir şey değil. Heinrich von Kleist, Kohlhaas’ın hikâyesini 19. Yüzyılda kitaplaştırmış ve ondan haberdar olmamızı sağlamıştı. Kısaca özetlemek gerekirse, yetiştirdiği iki ata Saksonya Prensi tarafından el konması sonucunda Kohlhaas, mahkemeye başvurarak atlarının iadesini ister; ama hukuk bir seyisin değil, derebeylerinin hukukudur. Atlarını geri alabilmek için müthiş bir mücadeleye girişen Kohlhaas için giderek atların bir önemi kalmaz. O artık saf adalet için sürdürür mücadelesini. Saksonya’yı bir yangın yerine çevirir. Adalet duygusu zedelenen bir insanın neler yapabileceğinin güzel bir örneğidir, Kohlhaas hikâyesi. İlkesel değerlerin gündelik çıkarlardan üstünlüğünü ve ilkeler için mücadelenin önemini hatırlatır bize. Ben hikâyeyi önce Çok Eski Adıyladır ki...
halkın gazetesi birgün yazıları...